28 Ekim 2009 Çarşamba

Yasemincik hasta ol(muş)tu....







Cumartesi annemleri gezdirelim dedik, gitmişken ev de bakarız diye Fenerbahçe'ye gittik. Annemler Yasemin'i Orduevi'nde oyaladılar. Biz de Erkan'la Asya Emlak'la görüşmeye gittik. Bir kaç ev gördük. Balık ekmek yedik. Yasemin parkta oynadı. Bissürü bissürü gündüz uykusu uyudu. Sanırım olan burada oldu!



Pazar günü de 212 AVM'e gittik. Giderken yolda yine uyudu Yasemin. 212 oldukça kalabalık ve uğultulu bir yer. Pek hoşlandığımı söyleyemeyeceğim. Oraya vardığımızda Yasemin'in ateşlendiğini farkettik. Yaklaşık 1 saat kadar oyalanıp eve döndük. Hemen Calpol verdim. Ama hiç etki etmedi. Ateşi 37.8'di ve hiç düşmedi. Akşam 6'da ateşi 38.4'e çıkınca hemen International Hospital'ın aciline gittik. Domuz gribi salgını sebebiyle herkes maskeliydi. Korkmadım desem yalan olur. Ateşini ölçtüler:38. Boğazının kızardığını gördü doktor. "Akut Faranjit". AUGMENTIN-BID Forte , Zinco verdi. Calpol'e devam... Eğer ateşi düşmezse Pedifen verilecek. Eve geldik saat 7. Canan'lar Bursa'ya dönmeden uğradılar bu arada. Erdem kocaman olmuş. Çiğdem yine dünya tatlısı. Yasemin alev alev. Gece yanımızda yatırdık. Soydum, üzerinde sadece bi body. Sabaha kadar sık sık uyandı. Bana sarılıp uyudu. Elim hep sırtında. Ama ateşi bir türlü düşmüyor. 2:30'da bi daha Calpol verdim. 4'te kalktım, hala ateşi var. Pedifen verdim. Ateşini ölçtük 36.8. Çok şükür düşüyor. Sabah 6:30'da ateşi düşmüştü. Kahvaltı yapmak istemedi. Zorlamadım. 10'da uyudu, 11:30'a kadar. Çok şükür iyileşti derken, ağlayarak uyandı. İki saat boyunca dinlene dinlene ağladı. Çünkü boğazı çok acıyordu, yutkunamıyordu. Tükürüğünü nile yutmaya çalıştıkça canı acıyor, içini çeke çeke ağlıyrdu. Ablamı aradım, bir eczaneye özel bir karışım hazırlatıyorlarmış. İçinde anestezi de kullanılan Novacain var, boğazı uyuşturup acısını dindiriryormuş. Ölçüsü şu: 30 gram gliserine, 0.3 gram Novacain. Düştüm yollara. Yeşilköy'de eczane eczane dolaşmaya başladım ilacı yaptırmak için. Fakat hiçbir yerde Novacain yok! Bir eczane tamam dedi, gelin 2:30'da alın. Saat 13:00. Eve döndüm. Bir telefon, eczacı arıyor:"Kusura bakmayın, Novacain bulamıyorum!" Erkan Kartal-Pendik civarındaki eczanelere sorayım dedi. Ben de gazeteyi açtım, nöbetçi eczanelerin listesini... Bakırköy'dekileri sırayla aramaya başladım. Biri tamam yaparım dedi. Babamla gittik. Bakırköy metro durağının karşısında: Demirkan Eczanesi. Eve geldiğimizde saat 4'tü. Kuzum sakinleşmiş. Çok gaz çıkarmış ve ishal olmuş ve üç gündür hala ishal! Dün sabah yine kahvaltısını istemedi, biraz zorladım, kustu:( Bugün iştahı nispeten daha iyi. Antibiyotik alerji yaptı. İshal bunun sonucu. Bacakları da kırmızı beneklerle dolu:( Popişi pişik oldu! Dr.Şeyma Hanımı aradım. Kesin antibiyotiği dedi, ama olan oldu... Keyfi yerinde artık çok şükür. Canım kızım seni çok seviyorum. Ne olur bi daha hasta olma:((

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder