30 Ağustos 2009 Pazar

Beyoğlu...Beyoğlu...

Dün sabah hafif kırgın uyandım. Bütün kemiklerim sızlıyor. Eyvah! Hasta oluyorum!!! Hemen önlem almalı. Minoset attım bi tane. Bana mısın demedi. Yasemin sabah uykusuna yatınca ben de hemen yatağa. 1 saat uyumuşum. Daha iyi uyandım. Yine de korkuyorum. Kuzuma da geçerse diye. Ablamla konuştuk. Benden tecrübeli anne olduğu için, ilaç konusunda beni yönlendirdi sağolsun. İbufen Pediatrik şuruba başladım. Yasemin'i hala emziriyorum. O yüzden kullanacağım ilaç konusunda seçici davranıyorum. Zorunlu haller dışında ilaç kullanmıyorum. Bu şurup pediatrik olduğu için kullanmakta bir sakınca görmedim. Çok şükür bu sabah iyi uyandım:) Ucuz atlattım.

Tabi bu kırgınlık beni engelleyemezdi, öğlen uykudan iyi uyanınca, "Hadi Taksim'e gidelim" dedik. En son ne zaman Taksim'e gittiğimi düşünüyorum da bir türlü hatırlayamıyorum. Herhalde 1 sene oldu.

Yasemin kalabalığı seviyor, o yüzden bebekle Taksim'e gitmek bizi hiç korkutmadı. Arabada giderken kızım uyudu. Taksim'de uyanmıştı. Dediğim gibi Yasemin kalabalığı seviyor, İstiklal caddesi'nde O'nu uyaran o kadar çok şey var ki...Galatasaray'a kadar karşıdan gelen güneş biraz rahatsız etti Yasemin'i ama hiç huysuzlanmadı. Galatasaray'dan sonra güneşin de etkisini yitirmesiyle Asmalımescit'e dikkatli dikkatli ve büyük merakla etrafı seyrede seyrede vardık.

Gece sahura kalkamadığımız için oruçlu değildik. Beyoğlu'nda en sevdiğimiz mekanlardan biri Asmalımescit'teki Canım Ciğerim İlhan Usta. Hamileliğim süresince toksoplazma riski sebebiyle sakatattan uzak durmam gerekiyordu. Ciğere hasret kalmıştım. Özlem giderdik. Ciğercinin bahçesinde Yasemin'in keyfi de doruğa ulaşmıştı. Yan masadaki teyzelerle çok iyi anlaştı ve bir an da bahçenin ilgi odağı oldu, biz de bu sayede rahat rahat yemeğimizi yiyebildik:)









Taksim'e dönerken kuzucuk mızmızlanmaya başladı. Bir kenarda yoğurdunu yedi. Karnı doyunca biraz sakinleşse de bu çok uzun sürmedi. Kucağa aldık. Fakat İstiklal Caddesi o kadar rüzgarlıydı ki hasta olmasından korktum. Arabasına tekrar oturttuk. Zaten neredeyse caddenin sonuna gelmiştik. Yasemincik yorulmuştu, dönüş yolunda yine uyuyakaldı.....



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder